İletişim aracı olan medya esas olarak bilgi sunmak için kullanılıyor ve bu bağlamda medya haber medyası, sosyal medya ve web medyası olarak karşımıza çıkıyor. Lakin bu sınıflandırmayı kazanılan medya, paylaşılan medya ve sahip olunan medya olarak ta görmemiz bir o kadar mümkün. Basılı medya, televizyon, filmler ve video oyunları da modern medyanın örnekleri arasında bulunuyor.
Sosyal medyayı halkla ilişkiler stratejinizin bir parçası haline getirmenin pek çok yolu var. Basın bülteni gibi klasikleşmiş halka ilişkiler araçlarını bir kenara bırakıp sosyal medya alanında bir gezintiye çıktığınızda, bu alandaki halkla ilişkiler fırsatlarını farketmemek imkansız. Marka ile ilgili en pozitif içeriğin en çok sıklıkta yayımlanmasının amaçlandığı PR çalışmaları, aşağıdaki fırsatlar değerlendirildiğinde daha büyük başarılar
İçerik yerelleştirme, genel tanımı ile kaynak bir dilde üretilen içeriklerin hedef başka bir dile, o dili konuşanların sahip olduğu dilsel ve kültürel özellikler dikkate alınarak uyarlanmasıdır diyebiliriz. İçerik yerelleştirme birebir çeviri ile bu noktada çok net olarak ayrılmaktadır. Birebir çeviride kaynak dilde üretilen içerik, hedef dile hiçbir uyarlama olmadan birebir tercüme edilmektedir. İçerik yerelleştirme yapılırken
Günümüzün etkileşim anlamında en önemli mecrası kuşkusuz sosyal medya. Markalar sosyal medya platformlarında hedef kitlelerine direkt olarak dokunabilirler iken, iletişim faaliyetlerini çift yönlü bir strateji ile sürdürülebilir hale getirmektedirler. Sosyal medya birçok markaya iletişim, pazarlama ve reklamcılık anlamında ciddi fırsatlar yaratırken, kişisel anlamda markalaşma çabasında olan bireylere de hatırı sayılır imkanlar sunmakta. Kişisel markalaşma (personal