Türkiye’nin yükselen trendi ‘’sosyal medya’’

/ / Manifesto Akademi

Günden güne yeni iletişim teknolojilerinin artmaya başlaması ve internetin hızlı bir şekilde hayatımıza girmesi, teknolojideki hızlı gelişmeler, pazarlama ve iletişim stratejilerini oldukça etkiledi. İnsan hayatının önemli noktası haline gelen sosyal medya iş yaşamının da vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Sosyal medya sayesinde, şirketler Facebook, Twitter, Linkedin yardımı ile kurgulanan ve doğru uygulanan içeriklerle daha fazla kitlelere ulaşıyorlar.

Gençlik Nereye Gidiyor?

Mobil teknolojinin hayatımıza kattığı yenilikleri en iyi ve aktif şekilde kullananlar hiç şüphesiz ‘’Gençler’’…

Gençler arasında en çok tercih edilen sosyal medya mecraları arasında Facebook, Youtube, Instagram ve Twitter gibi görsel ve video paylaşım siteleri bulunuyor. Gençler, sosyal medyayı çoğunlukla serbest zaman geçirme ve bir başkasıyla iletişim kurma için kullanırken, gündem takip etme, eğitim, öğretim ve araştırma için de kullananların hakkını yememek gerekiyor.

Ayrıca sosyal medyaya ilgi herkese göre farklılıklar da gösteriyor. Bayanlar için moda ve alışveriş siteleri aktif olarak kullanılırken, erkekler için ise spor sayfaları çoğunlukla takip ediliyor.

Son yıllarda hayatımıza giren bir diğer akım ise akıllı telefonlar… İşte çalışırken, trafikte araç kullanırken, yolculuk ederken, spor yaparken, kısacası nerede ve ne zaman olursa olsun sosyal medyada paylaşımlarını anında takip eden bir kesim bulunuyor.

Gelişen ve yaygınlaşan iletişim teknolojileri insan yaşamını kolaylaştırırken beraberinde yeni problemleri de doğuruyor. En önemli sorunlardan birisi de aile ve arkadaşlar arasında yüz yüze iletişimin kısıtlanması… İnsanlar, aile içinde ya da arkadaş ortamında bile karşısındakinin yüzüne bakıp muhabbet etmek yerine, kafaları önlerinde, ellerinden telefonlarını düşürmüyorlar. Artık aileler ve arkadaşlar hakkındaki yeni gelişmeler telefonlar aracılığıyla sosyal medya üzerinden takip ediliyor. Aynı ev içerisinde yaşarken bile eşinin ya da çocuğunun uyandığını Facebook’da yazdığı bir yorum ile ya da instagramda paylaştığı bir fotoğraf ile anlamak mümkün oluyor. Çünkü uyanır uyanmaz herkesin ilk işi telefonunu eline almak oluyor.

Sosyal Medyanın Negatif Etkileri…

Bugünlerde “sosyal medya” kelimesini sürekli duyar olduk. Sosyal medyanın gündelik hayatımıza hızlı bir giriş yapmasıyla insanlar git gide manevi hislerden uzaklaşarak robotlaşmaya başladı. İnternet, insanların en değerli olan zamanlarını bir hava bulutu gibi hızlıca sarmaya başlıyor. Kadın, erkek, genç, yaşlı, çocuk kısacası herkes internet kullanıyor. İnsanların sanal ortamda kendilerine küçük bir dünya yaratmaları, gerçek yaşamda uyum sorunları yaşamalarına neden oluyor. Bu da bilgisayar başında geçirilen zamanın insanların okul,  iş ve özel yaşamlarını olumsuz etkiliyor. Geç saatlere kadar bilgisayar başında vakit geçiren kişilerin uykusuz ve yorgun kalmalarından dolayı iş veya okul hayatına performansları düşük bir şekilde başlıyorlar.

Kişi, gerçek hayatta yapamayacağı birçok davranışı sosyal ağlar üzerinden yapma arayışına giriyor. Bu ise onların gerçek hayattan daha da soyutlanmalarına neden oluyor. Burada ailelere ise büyük rol düşüyor. Ailelerin, çocuklarını bilinçli kullanıma teşvik etmeleri gerekiyor. Ailelerin çocuklarına yasak getirmemeleri, tam tersi çocukları ile sürekli iletişim halinde olmalarına yönelik uyarılar yapılıyor. Böylelikle sosyal ağlar çocuklar için faydalı bir ağ haline geliyor. Ayrıca, kişisel iletişimden kopmamak, iletişimimizi sadece sanal ortamda yaşamamak adına sosyal medyayı doğru kullanmak gerekiyor. Bu durumda sosyal medya aynı zamanda  hayatımızı kolaylaştırırken, iletişim çağında iletişimsizliğe de yol açıyor.