Sanatçı Rahşan Düren’in pentür ve duvar resmi çalışmalarından oluşan yedinci kişisel sergisi “Verwegenheit”, 15 Ekim tarihinde Beyoğlu’nun tarihi mekânlarından Tarhan Han’da açıldı.
Tarhan Han’ın eşsiz mimarisinde 15 Ekim Salı günü açılışı gerçekleştirilen “Verwegenheit” sergisine, Yıldırım & Revna Demirören, Meltem Oktay, Hüsnü & Ayşecan Özyeğin, Başak & Mustafa Çağlar, Mete Düren, Mehmet Ali Aydınlar, Mustafa Denizli, Aslı Ekşioğlu, Emre Alkin, Ferruh Karakaşlı, Filiz Zekioğlu, Gül & Ali Dürüst, Duygu Beşbıçak, Mehmet Ayan, Müge Karamızrak, Müge Sırmabıyık, Narin Akçelik, Nazan Ölçer, Sinan Engin, Oğulcan Engin, Özalp Birol, Ulvi Süvarioğlu, Umut & Mehmet Sungur ve Yalçın Ayaydın gibi iş, sanat ve spor dünyasından birbirinden değerli birçok isim katıldı. Gecenin sonunda, Virtüöz Piyanist ve Besteci Aydın Esen misafirlere piyano resitali sundu.
Rahşan Düren’in soyut ve yarı-soyut kompozisyonlarıyla içsel ve dışsal dünyalar arasındaki karşıtlığı derinlemesine araştıran “Verwegenheit” sergisinde, 100 eser bulunuyor. “Verwegenheit”, izleyicilere yaratıcı bir deneyim sunarken, MG International Fragrance Company’nin sağladığı koku enstalasyonu da mekânın atmosferini tamamlayarak performatif yerleştirmeye katkı sağlıyor.
Sinematografik kurgusu sayesinde mekâna özgü performatif bir yerleştirmeye dönüşen “Verwegenheit” sergisi, izleyiciyi kendi benliği, geçmişi, arzuları ve korkularıyla; en önemlisi her birimizin iç dünyasında tetiklenmek üzere pusuda bekleyen “yabancılık” hissiyle yüzleşmeye davet ediyor. Sergi, Almanca kökenli “korkusuzluk, atılganlık, cüretkârlık” anlamlarına gelen adıyla, sanatçı Rahşan Düren’in her bir projesinde yaratıcı cesaretine ve yeni deneylere olan yaklaşımına atıfta bulunuyor.
Rahşan Düren: “Bu toplumun yabancıları kadın ve sanatçıdır”
Sergi açılışında düşüncelerini dile getiren Rahşan Düren, “Bu sergi, “yabancı” kavramı etrafında dönmektedir. Fransızca ve İngilizce’deki “yabancı” kelimeleri, içlerinde tuhaf anlamlar da barındırır. Topluma uymayan da demektir. Ben de şeklen ve ruhen bir yabancıyım sanırım, en azından hep öyle yaşadım. Biyografik, kronolojik, fenomenolojik ve ontolojik düzeyde bu toplumun yabancıları kadın ve sanatçıdır. Olmak ve yok olmak arasında kalan insanın tek çıkışı yaratmaktır. Bilinç düzeyine çıkmamış deneyimler ve duygular bir kuluçka süreci sonrası sanatsal eyleme dökülür. Sanatçının neyi neden yaptığı yoktur, zira bilinç düzeyine çıkmamıştır. Bu serginin içeriği de deneyimin, gözlemin, eğitimin, öğrenmenin, büyümenin ve küçülmenin bir çıktısıdır” dedi.
Tarhan Han’ın Büyüleyici Atmosferinde “Verwegenheit” Sergisi
Art Deco tarzı dış cephesi ile dikkat çeken ancak uzun bir terk edilişin ardından uğradığı restorasyon ile birlikte “ruhunu” büyük ölçüde yitiren Tarhan Han’ın dış ve iç mekânları arasındaki karşıtlığı, bireyin dış dünyadaki imajı ile o dünyadan gizlediği özgün özü arasındaki uçurumun bir metaforuna dönüştüren “Verwegenheit” sergisi, Rahşan Düren’in soyut ve yarı-soyut kompozisyonlarıyla birleşerek iç ve dış mekân arasındaki karşıtlığı metaforik bir şekilde sunuyor.
Tarhan Han’ın mimarisiyle bir birleşip bir ayrışan soyut ve yarı-soyut kompozisyonlar, izleyiciye kendine hem içeriden, hem dışarıdan bakabileceği geçişken bir alan yaratıyor. Öte yandan Tarhan Han’ın ve yakın çevresinin barındırdığı hafıza kırıntıları, toplumsal ölçekte cinsel, etnik ve kültürel kimlikler üzerinden deneyimlenen yabancılık hissini su yüzüne çıkarıyor. Böylece izleyici için kendiyle hesaplaşmayı ve benliğini dayandırdığı aidiyet ağlarını sorgulamayı kaçınılmaz hale getiren “Verwegenheit” sergisi, bir tür “ruhsal arkeoloji” sürecinin kapılarını aralıyor.
Sanatçı Rahşan Düren’in birbirinden değerli eserlerinin yer aldığı “Verwegenheit” sergisi, Pazar ve Pazartesi hariç her gün 12.00 – 17.00 saatleri arasında ziyarete açık olacak. Sergi, 31 Aralık tarihine kadar görülebilecek.
Sanatçı Hakkında: 1975’te Almanya’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Almanya, İsviçre ve İtalya’da tamamladı. RWTH Aachen’da Sanat Tarihi, Felsefe ve Siyaset Bilimi eğitimi gördü. 2002 yılında Köln Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu ve Yetişkin Psikiyatrisi alanındaki uzmanlığını Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden aldı. İlk sergisini 1993’te İsviçre’nin St. Gallen kentinde açtı. Uzmanlık eğitimi sırasında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Heykel Bölümü’ne misafir öğrenci olarak devam etti. Türkiye’nin kırsal bölgelerinde sanatı geliştirmeyi amaçlayan Kültür, Sanat ve Doğa Derneği’nin kurucusu ve başkanı olan Düren, plastik sanat ve enstalasyon yönelimli çalışmalarını 2007’den bu yana profesyonel olarak sürdürüyor. |