Halkla İlişkiler ve Kovid-19

/ / PR Blog

Araştırmalar bu konuda verilen mücadeleyi, değişiklikleri ve iyimserliği su yüzüne çıkarıyor.

Halkla ilişkiler Kovid-19 salgını sırasında mesajlaşmayla boğuştu, ancak yapılan çalışmalar halkla ilişkilerin iş ilişkilerindeki işbirliklerini ve birim içi iletişimi geliştirdiğini gösterdi.

İnsanlık, 2001 Eylül ikiz kuleler terör saldırısının ardından hava taşımacılığında büyük zarar gördü. Bu krizin 7 yıl sonrasında gelen 2008 durgunluğunda ise özellikle inşaat sektörü derinden etkilendi ancak içinde yaşadığımız ileriye dönük bir öngörü yapamadığımız Kovid-19 krizi ise hepsine rahmet okuttu.

Kriz öncesini ve sonrasını MÖ-MS şeklinde ayıracak kadar farklı bir dünya oluştu. İş dünyasında, özel yaşantımızda, alışkanlıklarımızda değişiklikler oldu. İletişim sayesinde Dünyada olup bitenleri ülke bazında çoğumuz dehşete kapılarak öğrenirken hala krizin ne kadar süreceği konusunda kesin bir tahmin yok.

Dünya Sağlık Örgütünün Mart ortalarında salgının çıktığını bildirmesinden birkaç gün önce yapılan ankete katılan halkla ilişkiler uzmanlarının yüzde 77’si, iletişim stratejilerinde Twitter ve Linkedin’in 2020’de eşit önemde olacağını söylediler.

Kovid-19’dan sonra halkla ilişkiler nasıl değişti?

Şirketler için salgına rağmen halkla ilişkilerin değerinin arttığı anket sonuçlarına yansıdı.

İşlerin özellikle CEO seviyesinde icrai  liderlik işbirliğine nasıl yansıdığı, değiştiği  sorusuna katılımcıların yarısı, salgından sonra CEO, CHRO,  CMO, CFO ve COO gibi şirket yöneticieri ile  olan işbirliğinin arttığını ifade ettiler.

Rapora göre halkla ilişkiler uzmanları daima müşterileriyle, kurumlarıyla koordinatör ve bağlantı görevi yapmışlar ancak salgın krizi sırasında bu işbirliği en üst seviyeye çıktı.

Salgın öncesi yapı acaba değiştimi? Artık iletişim uzmanlarının yüzde 33’ü CEO’ya rapor verirken, yüzde 41’i CMO’ya, geri kalanlarda diğer C seviyesindeki yöneticilere gidiyorlar.

2020 olayları iletişimde birçok yeniden düşünmeye sebep oluyorlarsa belkide görev kurumlarının da bu konuda bazı düşüncelerinin olmasını hak ediyorlar.

Halkla ilişkilerin geleceğinde değişiklikler kadar iyimserlikte var.

Kurum içi iletişim konusunda: Yüzde 68 oranında katılımcı kurum içi iletişimin daha sık olduğunu, yüzde  57’si daha bireysel olduğunu, yüzde 45’i daha çok kişiyi içine çekeceğini, evrileceğini söylüyorlar. Duygudaşlık, bireysellik içeren daha sık kullanılan iletişim taraftar buldu.

“Halkla ilişkiler endüstrisi pandemiden sonra nasıl bir sıçrama yapacak,  geleceği nasıl olacak” sorusuna; katılımcılar çok iyimser olduklarını ifade ettiler ve yüzde 37’si halkla ilişkilerin yeniden kükreyeceğini, yüzde 51’i aynı hacimde kalacağını, yüzde 20’si ise küçüleceğini ifade ettiler.