Gazetecilik mesleği, birçok kişinin kabul ettiği gibi hem stresli, hem de mesleğin gazeteciden beklentileri neticesi ortaya çıkacak stres durumlarını proaktif bir şekilde kontrol etmek ve onunla başa çıkmak için güç bir uğraştır.
Gerek Amerikalılar gerek diğer ülkelerdeki birçok insan için, stres yaratan faktörler arasında, para, iş ve siyasi ortamdaki değişiklikler, listenin başında yer almaktadırlar. Son bir yıldır bu unsurlar Kovit-19 salgınının etkisiyle birlikte bir araya gelerek daha da derinleşmiş olarak hayatlarımızı etkilemeye devam ediyor. Para derken düşük ücreti, işten bahsederken aşırı iş yükü ile birbirleriyle çelişen kararları ve son olarak siyasi ortamdan söz ederken de alınan kararlardaki kontrol eksikliğini ve yetersiz büyüme fırsatlarını kastetmekteyiz.
Pek tabi gazeteciler ücret kesintileri ve yetersiz kalan, eksik eleman konularına yabancı değiller ve bunlara vakıflar. Ancak bu ortamlarda da gazetecilerden gittikçe artan bir miktarda karmaşık hikâyeler yazmaları istenmektedir. Evden çalışacak kadar şanslı olan gazeteciler evden işe, işten eve gitme zorluğunu elemine etmiş olsalar da eş ve çocukların potansiyel olarak bulunduğu evde ortaya çıkacak stresle karşı karşıyalar.
Stres belirtilerini tanımak
Geçici veya akut stres olumlu çıktılar verebilir. Bu manada adrenalin veya farklı bir hormon salgılanmasına yol açan stres, kavga veya kaçmaya yönlendirirken performansı artırabilir. Ancak stres devamlılık arz ederse ciddi ve uzun süreli sağlık problemlerine yol açabilir. Manevi olarak, hüzün, endişe, rahatsızlık, kızgınlık, ruh halindeki değişiklik, uykusuzluk, fiziksel olarak ise adale gerginliği, baş ağrısı, enerjide azalma şeklinde stres karşımıza çıkıyor.
Pek tabii herkes stresi farklı şekilde yaşıyor ve ona müdahale ediyor.
Kendi doktorunuz siz olun der gibi, neyin sizde stresi tetiklediğini, nasıl tepki verdiğinizi, sizde stres hissi yaratan belirli olay ve etkinlikleri teşhis etmeye çalışırken stresle nasıl ilişki kurduğunuzu da not edin.
Stresle mücadele etmek
Şayet strese sebep olan şeyleri ve vücudunuzun bunlara nasıl reaksiyon verdiğini biliyorsanız, bu olumsuz duyguları nasıl savuşturacağınızı, kontrol edebileceğinizi ve stresten kaynaklanan belirtileri, arazları ne şekilde azaltabileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Şöyle ki,
- Kişisel olarak kendinize ihtimam gösterin
Örneğin yoga veya benzeri egzersiz programları vücudunuzun mutluluk hormonu salgılamasına yol açarak tüm bedeni ve fikri sağlığınıza çok katkı sağlayabilir. Meditasyon gibi rahatlatıcı faaliyetler ve duş alma sizi sakinleştirebilir ve yere sağlam basmanıza dengeli olmanıza yardım edebilir. Sizi rahatlatacak neşelendirecek şeylere zaman ayırın, bu kitap okuma, yemek yapma, video oyunlarıyla vakit geçirme olabilir. Pek tabii en önemli şeylerden ikisi de iyi sağlıklı beslenmeyle, güzel yeterli bir uykudur.
- Sınırlarınızı çizin
Şayet evden çalışıyorsanız, fiziki olarak çalışma ortamınızı ev hayatının içinden bir kapı, bir separasyon veya bir mobilya ile ayırın. Sınırlar koyun, kendinize “hayır” kelimesini hatırlatın, sosyal medyadan hatta haberlerden bile uzak durmasını, onlarla teması kesmeyi bilin.
- Neyi kontrol edebiliyorsanız ona odaklanın.
Stres ve endişe bizi kolayca etkisi altına alabilir ve bizi yardıma muhtaç acınacak bir duruma sokabilir. Ama bu durumlarda bu tür duygu ve düşüncelerden kurtaracak aksiyonları hemen almanız savaşmanız icap ediyor. Çalışma ortamınıza sizi mutlu edecek şeyler ilave edin. Bu, saksıda bir çiçek, duvarda asılı bir tablo veya biriktirdiğiniz bir oyuncak olabilir. Eğer stresiniz işten kaynaklanan bir şey ise yöneticinizle konuşun. Onlar size bu konuda danışmanlık, rehberlik sağlayacak hizmetler için harekete geçeceklerdir.
Son olarak, bugüne kadar oluşturduğunuz güçlü sosyal ağınız stres anlarında size yardımcı olacağını söyleyebiliriz. Bu salgın döneminde herkesin evlerinde izole olduğu bir ortamda herhangi bir kimsenin omuzuna başınızı koyup ondan yardım alamayabilirsiniz ama gerginliğin arttığı durumlarda eşinizle, çok yakın bir aile üyesiyle veya güvenilir bir arkadaşınızla sorunları çözmek, tansiyonu düşürmek için tartışmaktan asla çekinmemelisiniz.